21 Şubat 2010 Pazar

Adresi Şaşırmış Bir Mektup


"Sevgili Arkadaşım,


Seninle İstanbul'da yaşadığım belki de en zorlu dönemde yakınlaştık. Aynı işyerinde dünyanın en kolpa ve eğlenceli işini yaparken tanıştık ve bir anda birbirimizin hayatına dahil olduk. İşten çok çene çalmaya fırsatımız oluyordu ve bu fırsatı sonuna kadar kullandık. Beraber yaşadığımız maceralar yıllar sonra biraraya gelince anlatıp tekrar tekrar güldüğümüz anılara dönüştü. Paylaştığımız zaman diliminde hüzün, yorgunluk, hayalkırıklığı ve bunlara rağmen bolca umut vardı. Büyümeden önceki son duraktaydık sanırım.

Hepsinden önemlisi bir başına bir evde yaşayan yalnız ve aptal bir kızdım ben o zamanlar. O hayatı ve o evi benimle paylaşmasaydın sanırım hala İstanbul'da olmazdım. Sen benim büyümeden, bir aile kurmadan ve bir adama bağlanmadan önceki son " en yakın kız arkadaşım" dın .

Neyse.

Bir kaç ay sonra evleniyorsun ve ben düğününde bulunamayacağım. 4-5 sene önce hayalini kurduğmuz, nasıl olacak acaba diye merak ettiğimiz en özel günlerden biri olacak düğünün. Ben evlenirken bana attığın mesajın aynısını sen de ilk dansını yaparken sana atmayı hayal etmiştim, yapamayacağım. Hem de o gün kocamın kuzeninin Ankara'daki düğününe gideceğim için. İşte şu cümleyi yazdıktan sonra bir kaç sene önce asla dönüşmeyeceğimi iddia ettiğim bir kadına dönüştüğümü ben de görebiliyorum. İstemediği şeyleri uyum sağlamak için yapmak zorunda kalan bir kadın.

Canım arkadaşım, kırgınlığını anlıyorum. Uzun zamandır aramıza soğukluk girmişti, bu olaydan sonra belki artık sadece tesadüfen görüşen insanlar olacağız.

Beni anlamanı şu an için beklemiyorum. Ama çok güzel bir gelin olacağın o gün, "evet" diyeceğin şey sadece yanında oturan adamla bir ömür aynı evde yaşamak olmayacak. Evliliğin fedakarlık, bazen kendinden , isteklerinden vazgeçmek, bazen uyum sağlamak ve orta yolu bulmak olduğunu zamanla sen de göreceksin.

Eskisi gibi olmamızı beklemiyorum. Ama zamanla belki sen de o gün orada olamamanın benim için büyük bir fedakarlık olduğunu ve ne kadar üzüldüğümü görebileceksin.

Bir ömür boyu mutlu olmanı dilerim,

Zeynep"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder