8 Eylül 2010 Çarşamba

Mışcasına Bayram


Bu bayram öyle bir bayram edin ki tanıyan tanımayan kıskansın. Türkiye'yi ilk defa gören bir Avrupalı'nın her halta şaşıran ve inceleyen çocuksu heyecanıyla yaşayın bu bayramı hatta, sanki ilk defa böyle bi şey görüyormuşsunuz gibi. İkram edilen şekerlere , baklavalara " Ooo ne kadar da otantik ve değişik bir kültür" kafasıyla yaklaşın.


Ziyaret edeceğiniz yaşlı akrabalarınız varsa elinize dökülen o limon kokulu kolonyayı en son ne zaman kokladığınızı hatırlamaya çalışın, ama sakın teyzeleşip kolonyayı kafanıza sürmeyin. Çünkü ele dökülen bir kolonyayı ancak bir teyze ya da amca kafaya sürer ve oh ferahladım valla der.


Sonracıma rejim yapanınız varsa koyun beline gitsin bu bayram yumulun tatlıya gilikoza. Akşam saatleri abartmayın ama , şekeriniz fırlar, sinir yapar.


Bu bayram hiçbir yere gidemiyorsanız, anlatacak havalı bir tatil hikayesi edinemiyorsanız, bunu kendinize dert etmeyin, cebinize kalan hayali paraları düşünün. Bu bayram havalı bir tatile gidiyorsanız da , ilk gününden eşe dosta havasını atmaya başlayın anasını satıyım, boşuna mı gittiniz oralara ? Ben olsam önümüzdeki on gün bayram tatilimi anlatırdım mesela...


Bu bayram telefon açmayı unutmayın yaşlılara. Biliyorsunuz kuş gibi telefon bekliyorlar böyle zamanlarda , acı ama gerçek. Bu arada sevdiğim herkes benden önce gidecekse 90 yaşına kadar yaşamayı istemezdim bea.


Bu bayram İstanbul'da yağmur yağarsa , size yakınlığına göre, Bağdat Caddesi, Nişantaşı, Beşiktaş, İstiklal gibi bir yere gidin. İşte o zamanlar şehir bizim, Yağmurlu Sabahları Sevenler Kulübü üyelerinin oluyor çünkü.


Neyse, ne yaparsanız yapın Pazar günü bayram mayram yok. Cts son. Değerini bilin.


İyi bayramlar.


2 yorum: